Özgürlük ve refah ülkesi Norveç, aşırı sağcı Anders Behring Breivik'in 77 kişiyi acımasızca katlettiği saldırı sonrası ilk defa genel seçimlere gidiyor. Yarın yapılacak seçim öncesinde anketler, anamuhalefet Sağ Parti'yi (H), iktidardaki İşçi Partisi'ne (Ap) en güçlü rakip olarak gösteriyor. Ancak hem sağ blok hem de ‘sosyalist demokratlar’ çok kültürlülük politikalarına odaklanmış durumda. Bunun en önemli nedeni ise Breivik’in gerçekleştirdiği katliam.
Aşırı sağcı Breivik'in, çoğunluğu gençlerden oluşan 77 kişi katlettiği terör olayından hemen sonra bütün gözler Müslümanlara çevrilmiş, olağan şüpheli olarak Müslümanlar gösterilmişti. Ancak fail ortaya çıktıktan sonra başlar öne eğilmiş, hem Norveç’te hem de yurtdışındaki Müslümanlar derin bir nefes aldı. Bu trajedi, Norveç’teki yerli ve yabancı halkın kaynaşmasına vesile oldu.
Norveç'i 2005'ten bu yana yöneten İşçi Partisi Başkanı ve Başbakan Jens Stoltenberg katliamın ardından ilk defa Pakistan kökenli Müslüman bir kültür bakanı atadı. Başbakanın yaptığı bu hareket, seçim öncesi önemli bir stratejik hamle olarak nitelendirildi. Zira çok kültürlülük düşmanı Breivik, yargılanması esnasında yaptığı savunmasında ısrarla saldırıları, ülkesini ve Avrupa'yı Müslümanlardan, diğer yabancılardan korumak amacıyla gerçekleştirdiğini dile getiriyordu
İşçi Partisi (Ap) Milletvekili ve Meclis Başkan Yardımcısı Marit Nybakk’a göre, Norveçli göçmen kökenliler hem Norveç'in bir parçası hem de ülke kültürüne zenginlik katan önemli bir etken. Bundan dolayı, partisinin neredeyse tüm siyasi atılımları, 'göçmen kökenli politikalara' yönelik. Nybakk, Norveç'te yaşayan Türkiye kökenlilerin ülkeye çok daha önce (1960-70) göç ettiğinden dolayı, diğer göçmen kökenlilere nazaran Norveç'e daha iyi uyum sağladığını ifade ediyor. Partisinin entegre politikalarını ise göçmenlerin Norveç dilini öğrenmesi, eğitim imkanlarına sahip olmaları ve iş hayatına atılmaları şeklinde özetliyor. Nybakk, ısrarla, özellikle Norveç'te yaşayan Türkiyeli göçmenlerin oy kullanma haklarından faydalanmaları tavsiyesinde bulunarak, “Seçimlere katılmak lazım. Eğer seçimlere katılmazsanız başkası sizin yerinize karar verir.” diyor.
Sağ Parti Milletvekili Michael Tetzschner, aynı zamanda partinin yabancı politikalarından sorumlu bir isim. Tetzschner, parti olarak çok kültürlü bir toplum istedikleri vurgusunda bulunarak, “Norveç'in ekonomik dengesi çok önemli olduğu için yabancı kökenlilerin işgücüne de ihtiyacımız var.” ifadelerini kullanıyor. Sağ partili siyasetçiye göre, ilerleyen yıllarda Norveç vatandaşlığını alan göçmenlerin sayısı arttıkça, bunun meclise de yansıması olacak. Tetzschner, göçmen kökenlilerin hiçbir baskı altında kalmadan kendi görüşlerine uygun bir partiye oy vermelerini istiyor.
Diğer taraftan seçim öncesi, Norveç ve İskandinavya'nın ilk Müslüman Kültür Bakanı Hadia Tajik ve Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide Oslo caddelerinde seçmenlerle sohbet etti. Cihan'a konuşan her iki bakan, 9 Eylül'de yapılacak genel seçimin ülke adına oldukça önem taşıdığını aktardı. Kültür Bakanı Hadia Tajik özellikle, Norveçli göçmenlerin oy haklarını kesinlikle kullanmaları çağrısı yaptı.
Aşırı sağcı Breivik'in, çoğunluğu gençlerden oluşan 77 kişi katlettiği terör olayından hemen sonra bütün gözler Müslümanlara çevrilmiş, olağan şüpheli olarak Müslümanlar gösterilmişti. Ancak fail ortaya çıktıktan sonra başlar öne eğilmiş, hem Norveç’te hem de yurtdışındaki Müslümanlar derin bir nefes aldı. Bu trajedi, Norveç’teki yerli ve yabancı halkın kaynaşmasına vesile oldu.
Norveç'i 2005'ten bu yana yöneten İşçi Partisi Başkanı ve Başbakan Jens Stoltenberg katliamın ardından ilk defa Pakistan kökenli Müslüman bir kültür bakanı atadı. Başbakanın yaptığı bu hareket, seçim öncesi önemli bir stratejik hamle olarak nitelendirildi. Zira çok kültürlülük düşmanı Breivik, yargılanması esnasında yaptığı savunmasında ısrarla saldırıları, ülkesini ve Avrupa'yı Müslümanlardan, diğer yabancılardan korumak amacıyla gerçekleştirdiğini dile getiriyordu
İşçi Partisi (Ap) Milletvekili ve Meclis Başkan Yardımcısı Marit Nybakk’a göre, Norveçli göçmen kökenliler hem Norveç'in bir parçası hem de ülke kültürüne zenginlik katan önemli bir etken. Bundan dolayı, partisinin neredeyse tüm siyasi atılımları, 'göçmen kökenli politikalara' yönelik. Nybakk, Norveç'te yaşayan Türkiye kökenlilerin ülkeye çok daha önce (1960-70) göç ettiğinden dolayı, diğer göçmen kökenlilere nazaran Norveç'e daha iyi uyum sağladığını ifade ediyor. Partisinin entegre politikalarını ise göçmenlerin Norveç dilini öğrenmesi, eğitim imkanlarına sahip olmaları ve iş hayatına atılmaları şeklinde özetliyor. Nybakk, ısrarla, özellikle Norveç'te yaşayan Türkiyeli göçmenlerin oy kullanma haklarından faydalanmaları tavsiyesinde bulunarak, “Seçimlere katılmak lazım. Eğer seçimlere katılmazsanız başkası sizin yerinize karar verir.” diyor.
Sağ Parti Milletvekili Michael Tetzschner, aynı zamanda partinin yabancı politikalarından sorumlu bir isim. Tetzschner, parti olarak çok kültürlü bir toplum istedikleri vurgusunda bulunarak, “Norveç'in ekonomik dengesi çok önemli olduğu için yabancı kökenlilerin işgücüne de ihtiyacımız var.” ifadelerini kullanıyor. Sağ partili siyasetçiye göre, ilerleyen yıllarda Norveç vatandaşlığını alan göçmenlerin sayısı arttıkça, bunun meclise de yansıması olacak. Tetzschner, göçmen kökenlilerin hiçbir baskı altında kalmadan kendi görüşlerine uygun bir partiye oy vermelerini istiyor.
Diğer taraftan seçim öncesi, Norveç ve İskandinavya'nın ilk Müslüman Kültür Bakanı Hadia Tajik ve Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide Oslo caddelerinde seçmenlerle sohbet etti. Cihan'a konuşan her iki bakan, 9 Eylül'de yapılacak genel seçimin ülke adına oldukça önem taşıdığını aktardı. Kültür Bakanı Hadia Tajik özellikle, Norveçli göçmenlerin oy haklarını kesinlikle kullanmaları çağrısı yaptı.
Yorum Gönder